Finlandiya ve İsveç şimdi NATO üyeliğine doğru yarışırken, iki İskandinav ülkesinin yedi yıllık Atlantik ittifakına katılma olasılığı Kiev ve ötesinde acil bir soruyu gündeme getiriyor: Neden Ukrayna değil de onlar?
Şubat ayında Başkan Volodymyr Zelensky, ülkesinin 2019’dan beri Ukrayna Anayasasında sabitlenmiş bir istek olan NATO’ya kabul edilme arzusunu vurguladı. Ancak bu Mart ayında, Rusya ile savaş kızışırken Bay Zelensky, ülkesinin bunu kabul etmesi gerektiğinin sinyalini vererek geri adım attı. asla katılmayabilir.
2008’de NATO, Ukrayna ve Gürcistan’a bir gün bir tarih belirtmeden üye olabileceklerine dair söz verdi. Ancak ittifak bu sözü yerine getirmek için çok az şey yaptı.
Bir ülkeyi kabul etmek için NATO’nun 30 üyesinin tümünün oybirliğiyle onay vermesi gerekiyor. Karşılıklı savunma doktrinine dayanan bir ittifak olarak, savaşın tuzağına düşmüş bir ülkeyi kabul etmek pek olası değildir.
Ukrayna’nın NATO’nun herhangi bir üyeye yönelik “silahlı saldırının” hepsine yapılmış bir saldırı olarak kabul edildiğini söyleyen tanımlayıcı inancından yararlanacağına şüphe yok. Rusya Devlet Başkanı Vladimir V. Putin, Ukrayna’nın üyeliği olasılığını stratejik bir tehdit olarak gördüğünün sinyallerini verdi ve bu onun işgali için bir bahane gibi göründü.
ABD’li yetkililer, Kiev’in ittifaka katılma hırsını bozarak Sayın Putin’i yatıştırmayacaklarını söylüyorlar. Ancak Washington ve Avrupalı müttefikleri Rusya’yı daha fazla kızdırmak ve daha geniş bir savaşı riske atmak istemiyor.
Fransa ve Almanya, diğerlerinin yanı sıra geçmişte Ukrayna’nın dahil edilmesine karşı çıktılar veya buna şüpheyle yaklaştılar. Analistler, ABD’nin daha fazla askeri taahhüdüne karşı temkinli olan Başkan Biden’ın da Ukrayna’nın üyeliğini desteklemekte isteksiz olduğunu söylüyorlar.
Ukrayna bu engelleri aşabilse bile, başka zorluklarla da karşı karşıya kalabilir.
NATO, katılmak isteyen herhangi bir Avrupa ülkesinin, belirli gereksinimleri karşılaması halinde bunu yapabileceğini söyleyen bir “açık kapı politikası” izliyor. Bunların arasında demokrasiye bağlılık göstermek, bireysel özgürlük ve hukukun üstünlüğüne destek var. Ukraynalı liderler ülkelerinin bu eşiği karşıladığını söylerken, bazı Amerikalı ve Avrupalı yetkililer aksini savunuyor.
2020’de, bir yolsuzlukla mücadele gözlemcisi olan Uluslararası Şeffaflık Örgütü, yolsuzluk endeksinde Ukrayna’yı 180 ülke arasında 117. sıraya yerleştirdi ve o sırada herhangi bir NATO ülkesinden daha düşüktü. Buna karşılık İsveç ve Finlandiya, köklü ve istikrarlı demokrasilerdir.
Bazı Batılı yetkililer, Ukrayna’nın, üyelerin toplu savunmaya katkıda bulunmalarını gerektiren başka bir kriteri karşılayıp karşılayamayacağını da sorguluyor. Ukrayna, Irak ve Afganistan’daki ABD liderliğindeki savaşlara asker gönderdiğini ve Rus işgali sırasında askeri hünerini gösterdiğini savunuyor.
Diğer gözlemciler, Rusya’nın saldırganlığına direnerek Ukrayna’nın aynı zamanda NATO’nun korumaya çalıştığı liberal demokratik düzenin somut örneği haline geldiğini savunuyorlar.